Nerede okuduğumu hatırlamıyorum ama
ne okuduğumu çok iyi hatırlıyorum.
'' Başarılı bir iş adamı olmak
için iyi bir eğitim ,hem şart hem şart değil. Ama 20-30 şirketten sorumlu
iseniz iyi bir eğitim şart.'' deniliyordu.
Peki iyi bir eğitim , gerçekten
iyi bir iş adamı olmanın ön hazırlık
süreci miydi ?
Düşünmek bir yana araştırılınca herkesin aynı fikirde olduğunu
söyleyebilirim. Çünkü her şeyi
yapamayız.İyi bir profesyonel yönetim için hesap verilebilirlik,
raporlama sistemleri, yönetici alımı, eğitimi, kariyer planlaması gibi birçok
kavramı uygulamak gerek.
Bu da demek oluyor ki ,başarılı
bir iş adamı olmak için günümüzde iyi bir eğitime ihtiyaç var. Zaten, içinde
yaşadığımız dünya şartları da bunu gerektiriyor.Fakat istisnaları da gözden
kaçırmamak gerek ! Eski kuşak, ülkenin o günkü koşulları nedeniyle fazla bir
tahsil yapamadığını ve çoğu insanın o açığı, hayat üniversitesinde gidermiş
olduğunu biliyoruz.
O günden bugüne baktığımda ; Sadece tek bir bölgede değil, bir çok
şehir ve yurt dışında işyerleri olan bir kaç lisanı mevcut ve günümüz olanakları ile hayat üniversitesinden
mezun olmuş bir iş adamının, kariyerini nasıl zirvede tuttuğunu ele alalım.

Örnek aldığım kişi yok. ama takdir ettiğim çok değerli dostlarım var. Onlarla sohbet etmek, ülke problemlerine farklı bakış açısından yaklaşarak , değerlendirmelerini öğrenmek ve fikir alış-verişinde bulunmak imkanı veriyor bana.
Bölgemde ne kadar söz ediliyorum ,bilmiyorum.Kendi çapımda işlerimle bir yerlere geldiğimi çoğu zaman birilerinin söylemleri ile fark ediyorum. Ve tabi ki bu söylemler gururumu okşamıyor değil,çünkü işsiz bir çok insan mevcut. Bir çok aileyi de düşünürsek ,bölgenin insanlarına bir nebze yardımcı olduğumu düşünmek her insanı mutlu eder . İş yaşamında başarılı olma duygumdan güç aldım ve çok çalıştım .Yani ticarette işlerimi büyütürken bir tahsilin gerekli olduğunu düşünerek değil asıl amacıma yönelerek işimi önemsedim. Zaten bundan 40 sene öncesine gidildiğinde başarılı iş adamı olmak için tahsilin önemi yoktu.Dediğim gibi İş hayatında pişerek ve “öğrenmenin ağır faturalarını ödeyerek” bir yerlere geldim. Bizim dünyamız ve şartlarımız farklıydı. Şimdi ki 21. yüzyılda ise büyük iş adamı olmak için yüksek öğrenim görmek ve lisan bilmek şart oldu. Ben bu şartın ispatlılığını oğlum Rojhat CEYLAN' da ne gibi ilerlemeler kaydedeceğini merak ediyorum ve ona başarılar diliyorum '' dedi.

Mümkün mertebe de onlarla empati bir bağ kurup ve iş hayatında strese girmeme gayreti içerisinde oluyorum. Bunun için de zamanı ve olayları iyi değerlendirdiğimi düşünüyorum.''
İbrahim CEYLAN Ve idolü Rojhat CEYLAN'ın Son sözleri ile bende şunu söyleyebilirim ki ; Bugün dünya ile yarışıyor olmamız... Lisan bilmek, dünyada ve ülkemizde ne olup bittiğini yakından izlemek ve bu gelişmelerin sizin işinize muhtemel etkilerini yorumlayabilmek şart... Bunun için de “dünya klasında” bir eğitim çok önemli ve lüzumlu olduğu kanaatindeyim. İdeali de hem girişimcilik ruhunu hem de iyi eğitimi birleştirebilmek tabi ki... ve sözü daha fazla uzatmadan kendileriyle yapmış olduğum bu röportajın ardından, bir kaç altın kuralı öğrenmekle beraber hayatlarında daimi başarılar diler ve bu keyifli sohbet için teşekkürlerimi sunarım kendilerine.
Göknur ORAL
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder